İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

 
İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

\nİsrail'in 7 Ekim'de başlattığı saldırı öncesi ablukaya rağmen Gazze'ye giren günlük yardım tırı ortalaması 500 civarındaydı. Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. UAD’nin sivillere insani yardım ulaştırılması yönündeki açık hükmüne rağmen 26 Ocak’tan sonra Gazze Şeridi’ne giren yardım tırlarının sayısının azalması dikkat çekiyor. BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor. \nİsrail saldırılarından önce yaklaşık 280 bin kişinin ikamet ettiği Refah'ın nüfusu bugün itibarıyla 4 kattan fazla artarak 1,2 milyonu aşmış durumda. \nBu noktalardan insani yardımlar dahil İsrail'in izni olmadan geçişlere müsaade edilmiyor. \nUAD kararının alındığı 26 Ocak'tan önceki iki hafta boyunca Gazze'ye ortalama günde 156 yardım tırı girdi. . Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail ordusu, bölgeyi üçe bölmüş durumda. \nİsrail'in 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlaliyle ilgili olarak UAD, Tel Aviv yönetiminin Gazze'de Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu insani yardımların acilen sağlamasını istedi. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'in Gazze sakinlerine yönelik öldürme, saldırı ve yıkımla ilgili her türlü eylemden kaçınması ve soykırımı önlemek için tüm tedbirleri almasına hükmetti. \nSözcü, hastane ve sağlık tesislerine yardım misyonlarının da İsrail güçleri tarafından çoğunlukla engellendiğini vurguladı. ","articleSection":"Dünya","articleBody":"Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 5 Şubat'taki açıklamasında Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) ocak ayında Gazze'nin kuzeyi için planladığı yardım operasyonlarının 61'inden sadece 10'unu gerçekleştirebildiğini bildirdi. Tel Aviv yönetimine bağlı güçler, UAD'nin tedbir kararları almasından bu yana Gazze Şeridi'nde yalnızca 13 gün içinde 1625 Filistinliyi öldürdü, en az 2 bin 660’ını da yaraladı. \nAslında Gazze'den gelen raporlar İsrail'in 26 Ocak'tan sonra dahi şiddeti her geçen gün artırdığını, sivilleri bombalamayı sürdürdüğünü ve insani yardımların birçoğunun girişini de engellediğini gösteriyor. \nBM'ye göre Gazze'de 378 bin kişi \"felaket\" olarak adlandırılan 5. seviye açlıkla karşı karşıya. Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edildi. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. \nBu nedenle Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri krizi de en üst seviyeye çıktı. \nUAD, bunun mümkün kılınması için İsrail'in acil ve etkili önlemler almasına hükmetti. \nGazze Şeridi'ndeki hastanelerin birçoğunu bombalayan, işgal eden ve işlevsiz hale getiren İsrail bu eylemleri nedeniyle soykırım ve savaş suçlarıyla suçlanmasına rağmen UAD'nin kararından sonra da Gazze'deki Nasır Hastanesi dahil olmak üzere çok sayıda sağlık merkezini vurdu. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. \nAncak beklenen yeni kara saldırısı, Gazze Şeridi'nde yeni trajedilerin yaşanacağına ilişkin endişelere neden oluyor. \n26 Ocak'tan sonraki 11 güne ilişkin verilere bakıldığında ise izin verilen yardım tırı sayısının günlük yalnızca 93 olduğu görülüyor. seviye, 939 bin kişi de \"acil durum\" olarak bilinen 4. \nRefah, aylardır İsrail güçlerinin hava saldırılarına maruz kalıyor. Buna göre İsrail, UAD kararlarının ardından Gazze'ye insani yardım için girebilen tır sayısını yüzde 40 azalttı. \nYerinden edilenlerin büyük bir kısmı Gazze Şeridi'nin güneyinde Mısır sınırında yer alan Refah kentine sığındı. BM'nin en yüksek yargı organı UAD'nin hükümlerine rağmen Tel Aviv yönetimi, şu ana kadar kararlara uyduğunu gösteren herhangi bir adım atmadı. \nİsrail, izni olmadan geçirilmek istenen her şeyi vurmakla tehdit ederken söz konusu izni alan BM'ye ait yardım ajansı UNRWA'ya ait Gazze Şeridi’nin kuzeyine gitmeyi bekleyen yardım konvoyuna dahi 5 Şubat'ta denizden ateş açtı. İsrail'in saldırılarını yerinden edilen 2 milyon Filistinlinin yarısından fazlasının sığındığı ve Tel Aviv'in \"güvenli alan\" ilan ettiği güneydeki Refah kentine doğru genişlettiği görülüyor. \nBölünen yerlerde İsrail ordusunun kontrol noktaları bulunuyor. \nİsrail yönetimi ise Refah'a kara saldırıları başlatacağının sinyalini veriyor. \nHem Başbakan Binyamin Netanyahu hem Savunma Bakanı Yoav Gallant, geçen hafta Refah'a kara saldırısı niyetlerini açıktan duyurdu. \nYeterli konut olmaması nedeniyle bu Filistinlilerin büyük çoğunluğu derme çatma çadırlardan oluşan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor.

İsrail, soykırımı önleme kararına meydan okuyor

\nİsrail saldırılarından önce yaklaşık 280 bin kişinin ikamet ettiği Refah'ın nüfusu bugün itibarıyla 4 kattan fazla artarak 1,2 milyonu aşmış durumda. Gazze Şeridi'ni işgal eden İsrail ordusu, bölgeyi üçe bölmüş durumda. Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \nBu nedenle Gazze Şeridi'nde temel ihtiyaç malzemelerinin yanı sıra ilaç ve sağlık malzemeleri krizi de en üst seviyeye çıktı. . \nBu noktalardan insani yardımlar dahil İsrail'in izni olmadan geçişlere müsaade edilmiyor. \nİsrail'in 7 Ekim'de başlattığı saldırı öncesi ablukaya rağmen Gazze'ye giren günlük yardım tırı ortalaması 500 civarındaydı. \nİsrail'in 1948 tarihli BM Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlaliyle ilgili olarak UAD, Tel Aviv yönetiminin Gazze'de Filistinlilerin ihtiyaç duyduğu insani yardımların acilen sağlamasını istedi. seviye açlıkla karşı karşıya. \nAncak beklenen yeni kara saldırısı, Gazze Şeridi'nde yeni trajedilerin yaşanacağına ilişkin endişelere neden oluyor. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'in Gazze sakinlerine yönelik öldürme, saldırı ve yıkımla ilgili her türlü eylemden kaçınması ve soykırımı önlemek için tüm tedbirleri almasına hükmetti. seviye, 939 bin kişi de \"acil durum\" olarak bilinen 4. \nUAD, bunun mümkün kılınması için İsrail'in acil ve etkili önlemler almasına hükmetti. Tel Aviv yönetimine bağlı güçler, UAD'nin tedbir kararları almasından bu yana Gazze Şeridi'nde yalnızca 13 gün içinde 1625 Filistinliyi öldürdü, en az 2 bin 660’ını da yaraladı. İsrail'in saldırılarını yerinden edilen 2 milyon Filistinlinin yarısından fazlasının sığındığı ve Tel Aviv'in \"güvenli alan\" ilan ettiği güneydeki Refah kentine doğru genişlettiği görülüyor. \nİsrail yönetimi ise Refah'a kara saldırıları başlatacağının sinyalini veriyor. \nYerinden edilenlerin büyük bir kısmı Gazze Şeridi'nin güneyinde Mısır sınırında yer alan Refah kentine sığındı. \nİsrail, izni olmadan geçirilmek istenen her şeyi vurmakla tehdit ederken söz konusu izni alan BM'ye ait yardım ajansı UNRWA'ya ait Gazze Şeridi’nin kuzeyine gitmeyi bekleyen yardım konvoyuna dahi 5 Şubat'ta denizden ateş açtı. \nYeterli konut olmaması nedeniyle bu Filistinlilerin büyük çoğunluğu derme çatma çadırlardan oluşan kamplarda yaşam mücadelesi veriyor. BM, İsrail'in yoğun saldırısı altındaki Gazze Şeridi'nde 2,2 milyon kişinin kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor. \nBM'ye göre Gazze'de 378 bin kişi \"felaket\" olarak adlandırılan 5. \nAslında Gazze'den gelen raporlar İsrail'in 26 Ocak'tan sonra dahi şiddeti her geçen gün artırdığını, sivilleri bombalamayı sürdürdüğünü ve insani yardımların birçoğunun girişini de engellediğini gösteriyor. UAD’nin sivillere insani yardım ulaştırılması yönündeki açık hükmüne rağmen 26 Ocak’tan sonra Gazze Şeridi’ne giren yardım tırlarının sayısının azalması dikkat çekiyor. \nSözcü, hastane ve sağlık tesislerine yardım misyonlarının da İsrail güçleri tarafından çoğunlukla engellendiğini vurguladı. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. ","articleSection":"Dünya","articleBody":"Uluslararası Adalet Divanının (UAD), Güney Afrika'nın açtığı soykırım davasında İsrail'e karşı geçici tedbir kararı vermesinin üzerinden iki hafta geçti. \n26 Ocak'tan sonraki 11 güne ilişkin verilere bakıldığında ise izin verilen yardım tırı sayısının günlük yalnızca 93 olduğu görülüyor. \nHem Başbakan Binyamin Netanyahu hem Savunma Bakanı Yoav Gallant, geçen hafta Refah'a kara saldırısı niyetlerini açıktan duyurdu. Buna göre İsrail, UAD kararlarının ardından Gazze'ye insani yardım için girebilen tır sayısını yüzde 40 azalttı. BM Sözcüsü Stephane Dujarric, 5 Şubat'taki açıklamasında Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) ocak ayında Gazze'nin kuzeyi için planladığı yardım operasyonlarının 61'inden sadece 10'unu gerçekleştirebildiğini bildirdi. İsrail, insani yardımlara engel olunmasından öldürme eylemlerine kadar soykırım kararlarına meydan okumaya devam ediyor. \nUAD kararının alındığı 26 Ocak'tan önceki iki hafta boyunca Gazze'ye ortalama günde 156 yardım tırı girdi. \nBölünen yerlerde İsrail ordusunun kontrol noktaları bulunuyor. \nRefah, aylardır İsrail güçlerinin hava saldırılarına maruz kalıyor. \nGazze Şeridi'ndeki hastanelerin birçoğunu bombalayan, işgal eden ve işlevsiz hale getiren İsrail bu eylemleri nedeniyle soykırım ve savaş suçlarıyla suçlanmasına rağmen UAD'nin kararından sonra da Gazze'deki Nasır Hastanesi dahil olmak üzere çok sayıda sağlık merkezini vurdu. BM'nin en yüksek yargı organı UAD'nin hükümlerine rağmen Tel Aviv yönetimi, şu ana kadar kararlara uyduğunu gösteren herhangi bir adım atmadı. Yaklaşık 2,3 milyon kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinli zorla yerinden edildi.